Telefon hayatımızın bir parçası oldu. Hatta haddini bile aştı. Özellikle sosyal medya insanlara telefona bağlayan en başta gelen unsurdur. İnsanlar sohbet etmek için buluştuklarında dahi ellerinde telefon ile sosyal medyada olan biteni kontrol etmeden duramazlar. Hatta aynı ortamda bulanan kişi o an bir paylaşım yapsa o ortamdaki başka bir kişi paylaşımla ile ilgili düşüncesini yüz yüze söylemek yerine sosyal medya üzerinden beğenme, yorum yapma gibi bir etkileşime giriyor. Gün içerisinde telefon hayatımızda bu şekilde devam ediyor ama telefon bizi yatarken de rahat bırakmıyor yada biz onu rahat bırakmıyoruz. Yatarken insanların en sık yaptığı işlerden biride oda ışığı kapalı yatağa uzanmış elde cep telefonu veya tablet ile uyumaya çalışmaktır. Odan görünen tek şey, telefondan yansıyan ışık. Yatak odasındaki bu tür parlak ekranlar uykunuzu yok eder ve tek çözüm onları kullanmayı bırakmaktır.
Telefonlarla, insanlarla temas halinde olduğumuzdan daha fazla temas halindeyiz. Belki çocuğumuzla veya eşimiz ile bu derece temas halinde olmuyoruz. Bunlardan kurtulmamız gerekir. Yatarken oda ışının kapalı olarak telefon ile uğraşmak sağlığınız için de zararlıdır.
Yapay Işık, Ritmi Bozar
Beyin, uykuyu güneş ışığına göre algılamaktadır. İnsan, güneş ışığı geldiğinde uyanmak ve güneş ışığı gittiğinde yavaş yavaş uyku zamanı gelir. Güneş ışığını gün içerisinde almak sağlığımız için faydalıdır. Ancak elektrik ile gelen lambalardaki yapay ışığın bize faydası yoktur. Yapay ışık, insanın ritmini bozar.
Telefonunuza çok yakından baktığınız için o ışık size doğrudan dev bir beyaz ışık olmaktadır. Bunu uyumadan önce yaptığınız zaman uykunuzun kaçmasına sebep olacaktır. İnsan bünyesinin ışığa duyarlılığı olduğu için beyniniz sizi uykuya değil uyanmaya hazırlar.
Yatakta telefonu kurcalarken uykunuzu korumanın en iyi yollarından biri de iPhone’da Night Shift (Gece Vardiyası) ve Android’de “Gece Modu” ile kullanmak size uyku konusunda yardımcı olabilir. En iyisi yatarken telefon ile teması kesmektir.
İnsanı Yatarken Telefona Bağlayan Nedir?
İnsan, yatarken gün içinde veya o an aklına takılan çok basit bir merak konusunu öğrenmeden yatmak istemez. Merak ettiğiniz konuyu bakmadan yatınca da aklınız orada kalacaktır. Telefonda sürekli yanınızda olduğu için bir göz atmak istersiniz. İnternet’te bir tıklamaya başladı mı konudan konuya devam edilerek İnternet gezintisi bitmez. İnternet’te açık olduğu için o sırada sosyal medya uygulamalarından bildirimler gelmeye başlar. Oralara da bir göz atayım derken bakmışsınız saat iki üç olmuş. Bunun en iyi yolu telefonu odanın dışında bırakmaktır. Bunun imkanı yoktur sabah işe gitmek için alarm kurulmuş ve önemli bir telefon gelebilir. Bu nedenle telefonu oda dışında bırakmayı beceremeyiz ama en azından İnternet’i devre dışı bırakabiliriz. Gece yarısı gelen bildirimlerden dolayı zaman zaman ışığı açılan telefon dikkatimizi çekerse yataktan kalkıp telefonumuzu elimize almamıza sebep olur. Ayrıca telefonu baş ucunuza değil elinizle ulaşamayacağınız kalkmak zorunda olacağınız ve alarm ve sesli çağrı geldiğinde duyabileceğiniz yere koyun ki alarm çaldığında sizi yataktan da kaldırsın. İnternet’i kapalı tutun ki bildirim mesajları ile rahatsız olmayın.
Telefonda Kitap Okumak
Yatmadan önce kitap okumak, uymanın harika bir yoludur ve aslında uykuya dalmanıza yardımcı olur. Ancak parlayan bir cihazla kitap okumak iyi fikir değil. Kitabı telefondan değil kitaptan okumak en iyisidir. Gerçek bir kitaptan bir iki sayfa okuduktan sonra hemen uyku gelir.
Elbette telefonda kitap okumanın teknolojik avantajları vardır. E-book, sayesinde elinizin altında istediğiniz kadar kitap hangisiniz isterseniz oradan başlarsınız. Aradığınızı hızlı bulma yeri geldiğinde araştırma yapabilme gibi özellikler sunar. Ancak bu rahatlıkların hiçbiri uykuyu feda etmeye değmez. E-book, okumayı gün içinde otobüste giderken veya daha farklı yerlerde değerlendirme en iyisidir. Uykunuzu feda etmek için değil.
Uyku, sağlıklı olmamız ve gün içerisinde dinç ve temiz bir zihne sahip olmanın başlangıcı ve en önemlisidir. Bu nedenle uykunuzu teknolojiye feda etmeyin.
Bir yorum bırakınız...