Uluslararası medyada manşetten verilen haber, “Ayasofya’nın yeniden müzeden camiye çevrilmesi” oldu. Danıştay’ın kararı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla, Ayasofya’nın yeniden cami olması kararı, ibadetin nasıl olacağı sorusunu beraberinde getirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu imzası, tarihi bir imza olarak manşetlerde yankılandı.
Bir çok ülkede gündem olan bu haber ile ülkelerden yorumlar gecikmedi. İlk tepkiler Yunanistan ve Rusya’dan geldi. Sebebi ise Ortodoks Hristiyanlar için Ayasofya’nın kutsal olması. Bilindiği gibi Ayasofya, Ortodoks Hristiyanlar için manastır olarak inşa edilmişti. Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis, bu gelişmenin, Yunanistan-Türkiye ilişkisi kadar, Türkiye’nin AB sürecinde de çok etkili olabileceğini savundu.
Yunanistan cumhurbaşkanı ise bu kararı “kışkırtıcı” bulduğunu, iki ülkenin dini diyaloğunu telafi edilemez şekilde olumsuz etkileyeceğini belirtti.
Yunanistan Dışişleri bakanı Nikos Dendias ise fikrini Twitter hesabından belirtti. Ayasofya ile ilgili verilen kararın, UNESCO’ya bir “meydan okuma” olduğunu düşündüğünü savundu.
Yunanistan Kültür Bakanı, Ayasofya kararını bir provokasyon olarak nitelendirdi. Lina Mendoni, Türkiye’nin altı asır geri gittiğini ifade etti.
Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanı Nikos Hristodoulides, Ayasofya kararı ile Türkiye’nin uluslararası yükümlülük kurallarına uymadığını belirtti.
Tüm bunların yanı sıra, İngiliz Guardian gazetesi, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ayasofya kararının, taraftarlarını çok memnun ettiğini” açıkladı.
Ayasofya, dünya gündeminde çalkalanırken, ilk namazın 24 Temmuz’da kılınacağı açıklandı. Namaz kılınacak yerlere ışık sistemi döşenecek. Restorasyona girecek olan kutsal mekânda çalışma yapan arkeologlar, önerilerini Cumhurbaşkanlığına sundu. Salı günü Bakanlar Kurulu’nda da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunulacak.